Psikolojik Güvenlik Postası #7: Psikolojik Güvenlik Oluşturmak için İlk Adım Önerim

Ukrayna halkının gösterdiği dayanışma ve dirence büyük saygım olmakla birlikte Volodymyr Zelensky’ nin batı medyası ve muteber isimlerce büyük bir liderlik örneği olarak gösterilmesine ihtiyatla yaklaşıyorum. 2016 yılında Oxford Sözlüğü tarafından yılın kelimesi seçilen “post-truth” çağında olduğumuza göre bu ihtiyatım da sanırım anlaşılabilir.
Bana göre esas marifet bazı ülkelerin arkadan ittirmesiyle Rusya ile bu aşamaya sürüklenmemek olabilirdi.
Zelensky’ nin kameralar önündeki hareketlerinin senaryo olabileceğini savunanlar da var ama senaryo bile olsa, bu senaryo liderlik literatüründe yer alan ve doğruluğu tartışılmayan bazı kavramları içeriyor.
Prestijli iş dünyası dergisi Forbes’ da yayınlanan bir makalede (makalenin linki: https://www.forbes.com/sites/edwardsegal/2022/03/01/as-ukraine-resists-russian-invasion-zelenskyy-demonstrates-these-leadership-lessons/?sh=50d433313837) bunlar şöyle sıralanmış:
- Dayanıklılık mücadeleyle inşa edilir. Başka bir yolu yoktur!
- Liderler her yerden gelebilir.
- Görünürlük.
- Etkili iletişim.
- Aktif ve parçası olmak.
- İçtenlik.
- Örnek olmak.
Zelensky’ nin bir canlı yayınını izlerken bir cümlesi çok dikkatimi çekmişti: “o kadar yorgunum ki diyeceklerimi şaşırıyorum”.
Hatalarını, korkularını, bilmediklerini, zafiyetlerini dile getirebilme cesareti ve içtenliğinin yetenek yönetimin doğasına bağlı değişen liderlik anlayışında yeri var. Artık insanın doğasına, hayatın akışına ters, liderliği ulaşılmaz bir hedef gibi gösteren, eski usul motivasyonu düşmez, yorulmaz, sıkılmaz, her şeyi bilen, adeta kurşun geçirmez liderlik algısı siliniyor (konuya ilişkin Amy Edmondson’ un Harvard Business Review’da yayınlamış bir makalesini önermek istiyorum: Today’s Leaders Need Vulnerability, Not Bravado https://hbr.org/2020/10/todays-leaders-need-vulnerability-not-bravado).
Liderlik İçi Boş, Şişirilmiş, Para Tuzağına Dönmüş, Dalga Geçilebilecek Bir Kavram mı? başlıklı yazımda (https://www.psikolojikguvenlik.com/liderlik-ici-bos-sisirilmis-para-tuzagina-donmus-dalga-gecilebilecek-bir-kavram-mi/) liderlik için en kritik faktörün güven olduğunu ve bunun en önemli bileşenin mantık ve duygu olduğunu, yöneticinin mantıklı olabildiğini ama liderliğin duygu bağı kurabilmekle alakalı olduğunu aktarmıştım.
Psikolojik Güvenliğin de hatalar, olumlu- olumsuz duygular, zafiyetler, itirazlar, öneriler konusunda rahatça konuşabilmek ilgili olduğunu da biliyorsunuz.
Belki liderlik ve Psikolojik Güvenlik sağlama yolunda bu yönde ilk adımımız ne olabilir?
Benim önerim uzaktan çalışan arkadaşlarımızı telefonla arayarak, yakınımızda olan arkadaşlarımızı çay, kahve içmeye, bir öğlen yemeğine davet ederek, hiç iş bahsi açmadan “nasılsın” diye sorarak başlamak…
Daha önce hiç böyle bir şey yapmadıysak, her nasılsın sorusunun ardından işi konuştuysak, gerçekten nasıl olduğumuzu merak etmediğimizi düşünebileceklerinden, alışık olmadıklarından gerçekleri söylemeyebilirler. Haksız da sayılmazlar! İşte bu noktada, biz kendi duygularımızı, hatalarımızı, kaygılarımızı, zafiyetlerimizi dile getirebilirsek ve bunu tek seferle sınırlı tutmazsak, biz açık ve içten olabilirsek çalışma arkadaşlarımız da zamanla açık ve içten olma cesaretini bulabilirler…
“Liderlik örnek olmaktır” sözü benim için içi boş bir ifade değil!
Hemen bugün ilk adımı atmaya, örnek olmaya ne dersiniz?